Ekstremite uzunluk farkı, yalnızca kısalığın mutlak miktarıyla değil, eşlik eden açısal/rotasyonel deformiteler, mekanik eksen sapmaları ve fonksiyonel adaptasyonlarla birlikte değerlendirilmesi gereken kompleks bir durumdur. Klinik muayenede gerçek ve fonksiyonel kısalık ayrımı; blok testi, segmental antropometrik ölçümlerle postür ve yürüme analiziyle yapılmalı; pediyatrik olgularda yaşa uygun normatif veriler ve büyüme potansiyeli mutlaka dikkate alınmalıdır. Radyolojik doğrulama için endikasyona göre ayakta tam uzunluk grafileri (teleröntgenogram), scanogram/BT-scanogram ve düşük doz üç boyutlu iskelet sistemi görüntüleme (EOS) sistemleri birbiriyle tamamlayıcı biçimde kullanılabilir. Ölçümlerde kalibrasyon ve standardize pozisyonlama esastır. Tedavi basamaklandırması kısalık miktarı, yaş, aktivite ve kozmetik beklentiler temelinde planlanır: <10 mm olgular çoğunlukla izlemle; 1-2 cm aralığı konservatif yaklaşımlarla (tabanlık); büyüme potansiyeli olan pediyatrik olgularda uygun endikasyonda epifizyodez; eşik değerleri aşan vakalarda kısaltma ya da kontrollü uzatma prosedürleriyle yönetilir. Standartlaştırılmış bir değerlendirme ve bireyselleştirilmiş hedeflere dayalı planlama, gereksiz girişimleri azaltır; fonksiyonel sonuçları ve hasta memnuniyetini artırır.